Almanya’da bir telekomünikasyon şirketi, yayınladığı çarpıcı bir reklamla velileri uyardı… Çocukların fotoğraf ve görüntülerinin internette paylaşılmasının tehlikesine değinen reklam sineması, izleyen herkesi tüyler ürpertti. Detaylar aşağıda…
Kaynak:https://www.adweek.com/brand-marketin…
Çağımızın en büyük hastalıklarından biri henüz teşhis konulmadığı halde milyonlarca insanın yakalandığı “sharenti” hastalığı!
İngilizce share (sharing) ve ebeveynlik (ebeveynlik) kelimelerinin birleşiminden oluşan sharenting, çocuklarının her anını fotoğraflayarak çevrimiçi ortamda paylaşmaları anlamına geliyor.
Alman telekomünikasyon şirketi Deutsche Telekom, çarpıcı bir sosyal deneyle bu konuya işaret etti.
Yayınladıkları reklam filminde 9 yaşındaki Ella isimli bir kız çocuğu rol aldı.
Reklam, Ella’nın ebeveynlerinin çocuklarının anılarını sosyal medyada paylaştığı bir senaryoya yer verdi.
Reklam, Ella’nın ebeveynleri olduğu varsayılan bir çiftin sinemaya gitmesiyle başladı.
Daha sonra reklamlar sırasında ekrana yansıtılan görüntüde Ella’nın DeepFake ile oluşturulan yetişkin versiyonu karşımıza çıkıyor.
Yetişkin Ella, görüşlerinin ebeveynleri tarafından sosyal medyada yayınlanmasının neden olabileceği aksaklıkları anlatıyor.
“Hey anne, merhaba baba, ben Ella. Bu benim dijital versiyonum, biraz daha eski…”
“İnternet paylaşımları, dijital parmak izleri aslında. Bunlar ömrümün sonuna kadar beni takip edebilir…”
Bunu sana söylüyorum çünkü beni sevdiğini ve hiçbir şeyin bana zarar vermesine izin vermeyeceğini biliyorum.
Anne, baba, lütfen sanal gizliliğimi koruyun.
Reklam sineması, ürkütücü gerçekliğe ışık tuttuğu için izleyiciler tarafından beğenildi.
Konuyla ilgili niyetiniz nedir? Yorumlarda buluşalım…
